Gündem

AFAD Genel Müdürü Tatar, Manisa'nın deprem riskini anlattı

Manisa'da yaklaşık 2 bin binanın aktif Manisa fayı üzerinde bulunduğunu ve deprem sarsıntısından bağımsız fay hareketlerinden doğrudan doğruya etkilenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Genel Müdür Prof. Dr. Orhan Tatar, "Halen 6 Şubat'ı konuştuğumuzda zorlanıyorum, gözlerim yaşarıyor. Ama Manisa da çok farklı değil. Şehrin göbeğinden geçen bir aktif fay var" dedi.

Manisa İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) Değerlendirme Toplantısı, Vali Vahdettin Özkan ve Prof. Dr. Orhan Tatar başkanlığında, Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Manisa Valisi Vahdettin Özkan, risk azaltma planıyla Manisa'da büyük tehlike oluşturabilecek bir çok orman yangınının daha başındayken sonlandırıldığını söyledi.

2 bin bina fay hareketinden doğrudan etkilenme tehlikesiyle karşı karşıya

Manisa'da yaklaşık 2 bin binanın aktif Manisa fayı üzerinde bulunduğunu ve deprem sarsıntısından bağımsız fay hareketlerinden doğrudan doğruya etkilenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Genel Müdür Prof. Dr. Orhan Tatar, "6 Şubat'ı en acı şekilde yaşamış bütün o süreçlerin içerisinde bulunmuş bir kişi olarak şunu söylemek istiyorum. Birçok büyük depremden sonra ‘milat' dedik. ‘Bu artık milat olsun' dedik ama artık 6 Şubat son bir adımız olsun. Çünkü 53 bin 737 canımızı yitirdik. Çok büyük acılar yaşadık. Halen 6 Şubat'ı konuştuğumuzda zorlanıyorum, gözlerim yaşarıyor. Ama Manisa da çok farklı değil. Şehrin göbeğinden geçen bir aktif fay var. Bizim Manisa fayı diye adlandırdığımız fayın düşen bloğu üzerinde gerçekten göreceli olarak baktığınızda çok da iyi sayılmayacak bir zemin üzerinde oturan bir Manisa'mız var. Ve fayın üzerinde de çok sayıda bina var. Yani sadece zemin kaynaklı değil aynı zamanda doğrudan oraya fayın üzerinde şu anda bulunan belki 2 bin civarında benim bir çalışmada bildiğim, gördüğüm çok sayıda binada aynı zamanda fayın bizim yüzey faylanması tehlikesi dediğimiz doğrudan doğruya fay hareketlendiğinde bir yüzey kırığı oluşturduğunda zeminden depremin dalga etkisinden bağımsız ayrıca oluşturacağı bir tehlike de var. O yüzden bu gerçekleri bilmek durumundayız. Ve bu risk azaltma çalışmalarını yaparken de hiçbir şeyi ‘mış' gibi yapmamamız gerekiyor. Yani skorla ilgimiz yok. Yüzde 32, 35, 40, 50 hiç önemli değil. Ama 10 tane eylemimiz varsa bir kurumumuzun bunun içinden gerçekten bir tanesini, iki tanesini bile gerçek anlamda ‘evet ya ben bu eylemin gereklerini yerine getirdim. Bu riski bertaraf ettim. Artık güvenli bir şekilde burayı kullanabilirim' diyebileceğimiz bir anlayış içinde olmamız gerekiyor ki bu risk azaltma planları konusunda kendimizi kandırmayalım" ifadelerini kullandı.

Manisa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Besim Dutlulu, belediyelerin afet yönetiminde kilit kurumlar olduğunu belirterek, "Belediyeler afet konusunda çok önemli kurumlar ve işin tam merkezinde yer alıyor. Deprem, büyükşehir ve ilçe belediyelerimizin, valiliğimizin ve tüm kurumların iş birliği içinde çözmesi gereken bir konudur. Bize gösterilen en önemli noktalardan biri mevcut yapı stokumuzun durumuydu. Haritayı gördüğümüzde gerçekten insanın içini ürperten, kıpkırmızı bir tabloyla karşılaştık. 2000 yılından önce yapılan tüm binalar risk taşıyor. Bu nedenle bu yapıları kentsel dönüşüme sokarak yenilememiz gerekiyor. Hem belediyelere hem devletimize bu konuda büyük sorumluluk düşüyor. Risk azaltma aslında tam da budur" dedi.