Fernas Madenciliğin Akhisar’da bulunan işletmesinde maden emekçileri yaklaşık 1 haftadır eylemde.
Sendikaya katıldı diye işlerine son verilen madencilerin eylem başlattıklarını ama yetkililerin kulaklarını tıkadıklarını iddia eden Bakırlıoğlu “Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olduğu bilinen Fernas Madencilik’te yedi tane işçi anayasal sendikalaşma haklarını kullandıkları gerekçesiyle firma tarafından işten çıkartıldı. Bunun üzerine sendika ve madenciler eylem başlattılar ve eylem sürecinde istenmeyen olaylar oldu. Aslında buradaki işçilerin üç tane basit talebi var. Birincisi işten atılan çalışma arkadaşlarının işe geri alınması, ikincisi ücretlerde iyileştirme yapılması ve üçüncüsü daha insani şartlarda çalışmak. Fakat bu talepleri bugüne kadar işveren tarafından kesinlikle karşılanmadı hatta muhatap bile kabul edilmediler. Bu nedenle şu anda eylemler halen devam ediyor. Biz bu süre zarfında Çalışma Bakanlığı’na defalarca çağrıda bulunduk. Buradaki vahim iddia şudur; işçiler sendikaya üye olup, anayasal haklarını kullanarak örgütlendikleri için işten çıkartıldılar. Bu yapılan anayasal bir suçtur ve bu suçun Türk Ceza Kanunu’nda da karşılığı vardır. Bir hafta boyunca bakanlığa seslenerek ‘buraya müfettişlerinizi gönderin, bu suç oluşmuş mudur oluşmamış mıdır yerinde görün’ dedik. Ancak bugüne kadar bakanlıktan herhangi bir cevap gelmedi. Tekrardan bu çağrımızı yeniliyoruz” şeklinde konuştu.
Çalışma Bakanlığı’nın en mahrem bilgilerine, SGK kayıtlarına nasıl ulaşabiliyorlar?
Dün yaşanan gelişmelere kadar işveren temsilcisinin, sendika temsilcilerini muhatap kabul etmediğini ancak dünden itibaren işletmenin müdürünün sosyal medya üzerinden sendika temsilcileri ile atışmaya başladığını belirten Bakırlıoğlu şunları söyledi: “İşletme müdürü tarafından x platformunda bir çok hakaretamiz kelimeler kullanılarak, sendikacılar ve madenciler tehdit edildi. Bu atışmalar esnasında işveren müdürü bir belge paylaştı. Üzerinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı logosu bulunan, işten atılan bir işçimize ait ve üzerinde TC kimlik numarası gözükür halde, işçimizin sendikalılık durumunu gösteren bu resmi belge paylaşıldı. Bu bilgiye işveren temsilcisinin, işverenin ulaşması yasalara göre imkansız.
"İşçilerin sendikalılık durumunu gösteren bu belge bakanlık tarafından işverene sızdırılmış"
Çünkü bu belgeye ancak Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı, sendika ve işçinin kendisi e-Devlet üzerinden ulaşabiliyor. O zaman soruyoruz; işveren temsilcisi bu belgeye nasıl ulaştı? Bir haftadır ‘buraya müfettiş gönderin” çağrılarımıza kulak tıkayan Işıkhan, dün bu sosyal medya paylaşımı üzerine apar topar bir açıklama yaptı. Açıklamada ‘belgelerin işverenle paylaşmasına ilişkin iddialar gerçek değildir’ demekle yetindi. Bakanlığın açıklaması esasına bakılırsa gerçeği yansıtmıyor. Çünkü söz konusu belgeyi sendika ya da işçi işverene vermediyse, o zaman geriye bir tek seçenek kalıyor. Bu bilgiler, yani işçilerin sendikalılık durumunu gösteren bu belge bakanlık tarafından işverene sızdırılmış. Bunun başka bir açıklaması yok. Bu iddialar son derece vahimdir ve bu konu bir basın açıklamasıyla geçiştirilemeyecek düzeydedir. Çünkü işletme müdürünün daha sendika örgütlenme uzmanı ile yapmış olduğu atışmada görüyoruz ki, işletme müdürü sendika uzmanının SGK kayıtlarına dahi ulaşabiliyor. Nasıl bir işveren ki bu bakanlığın en mahrem bilgilerine ulaşabiliyor? Sendika uzmanın SGK bilgilerine ulaşabiliyor? Kaç gün SGK‘lı olup olmadığına ulaşıp, tehditler savurabiliyor. Böylesi bir duruma karşılık da Çalışma Bakanlığı sadece bir açıklamayla durumu kurtarmaya çalışıyor. Bugün konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bir soru önergesi de verdik. Sorularımızın ve önergemizin bir an önce yanıtlanmasını ve söz konusu bu işletmede denetiminin yapılmasını talep ediyoruz.”