Tarihte paranın ilk basıldığı yer olarak bilinen Lidya başkenti Sardes'teki arkeolojik kazılar, ABD Wisconsin Üniversitesinden Prof. Dr. Nicholas Cahill başkanlığında sürüyor. Prof. Dr. Cahill, Lidya döneminin üzerinde birçok medeniyet katmanı bulunduğu için bu döneme ait kalıntılara ulaşmanın zor olduğunu belirtti.
Ekip, bu yılki çalışmalarda yaklaşık 8 metre derinliğe inerek Pers, Helenistik, Roma ve Bizans katmanlarını aşmayı başardı. Ulaşılan Lidya katmanında, sarayın yanı sıra lüks evlerin ve terasların kalıntıları da bulundu.
Aynı seviyede yapılan araştırmalarda ayrıca "Yaklaşık 30 bronz ok ucu, insan iskeleti parçaları ve 9 gümüş sikke bulundu. Bu sikkeler, dünyanın bilinen en eski gümüş sikkelerindendi"
Keşif Lidya tarihini yeniden yazıyor
Kazı Başkanı Prof. Dr. Cahill, bulunan 6 metreden yüksek ve anıtsal taş duvarlara sahip sarayın, tarih açısından çok önemli olduğunu vurguladı. Bu bulgunun, Lidyalılar hakkındaki yerleşik kanıları değiştirdiğini ifade etti.
Cahill, "Tarihçiler, Lidyalıların biraz Yunanlar gibi olduğunu düşünüyordu. 'Milattan önce 7. yüzyılda şehirleşmeye başlamışlar, ondan önce köyde yaşamışlar.' diye düşünüyordu. Ama şimdi bu yeni bulgularla öğrendik ki o yanlış" dedi.
Lidyalılar sanılandan çok daha erken şehirleşmiş
Yeni bulgular, Lidya medeniyetinin sanılandan çok daha erken bir dönemde anıtsal yapılar inşa ettiğini ortaya koydu. Cahill, bu durumun Lidyalıların özgün bir medeniyet olduğunu kanıtladığını belirtti.
Prof. Dr. Cahill, "Bu bulgu önemli çünkü Yunan şehirleri 8. yüzyılda yalnızca küçük evler inşa etmişken Lidyalılar çok daha erken dönemde anıtsal teraslar ve yapılar yapmaya başlamış. Bu gösteriyor ki Lidyalılar doğuya bakmış, esas bir Anadolu medeniyeti olmuş, Yunan medeniyeti değil" şeklinde konuştu.
Kazı ekibi, bu yılki çalışmaları tamamlayarak saray kalıntılarının üzerini koruma amacıyla kapattı. Bölgedeki araştırmaların gelecek sezon devam edeceği bildirildi.