Bugün yapılacak ihale ile yeni kuyuların açılmasının önünün açılacağına ve JES’lerin çevreye verdiği zararlara dikkat çeken Başkan İksir, “Salihli, Akhisar, Alaşehir, Sarıgöl, Ahmetli, Demirci, Kula, Saruhanlı ve Şehzadeler de açılan ve açılması planlanan jeotermal enerji santralleri, hükümetin doğaya ve halkın sağlığına yönelik kayıtsızlığının en somut göstergeleridir” dedi.
"Manisa'mızın ve ülkemizin geleceğini tehlikeye atmaktadır"
Manisa’da en büyük sorunlardan birisinin JES’ler olduğunu söyleyen İYİ Partili İksir, "5 Haziran Dünya Çevre Günü'nde, çevreyi koruma konusunda ciddi adımlar atılması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Ancak ne yazık ki, hükümetin çevre politikalarındaki başarısızlıkları ve ihmalleri, Manisa'mızın ve ülkemizin geleceğini tehlikeye atmaktadır. Şehrimizin kanayan yaralarından birisi de JES (Jeotermal Enerji Santrali) sorunudur. ilk önce Alaşehir ovasında açılan JES kuyuları zamanla Sarıgöl, Salihli, Ahmetli ilçelerine yayılmıştır. Bugüne kadar bölgemizde 172 adet jeotermal kuyusu açılmıştır. Manisa genelinde 17 adet JES işletmesi devam ediyor. Bugün de Salihli, Akhisar, Alaşehir, Sarıgöl, Ahmetli, Demirci, Kula, Saruhanlı ve Şehzadeler ilçelerinde toplam 12 adet ruhsat sahası ihale edilecek.” diye konuştu.
"Rant uğruna doğamız yok edilmektedir”
İşleyen ve yeni açılacak olan JES’lerin çevreye olumsuz etkilerinin olduğuna vurgu yapan Başkan İksir, “Salihli, Akhisar, Alaşehir, Sarıgöl, Ahmetli, Demirci, Kula, Saruhanlı ve Şehzadeler de açılan ve açılması planlanan jeotermal enerji santralleri, hükümetin doğaya ve halkın sağlığına yönelik kayıtsızlığının en somut göstergeleridir. Bu santrallerin, su kaynaklarımızı kirlettiği, toprağımızı zehirlediği, ovamızdaki rekolteyi etkilediği ve hava kalitemizi düşürdüğü gerçeği ortadayken, hükümet yetkilileri bu duruma göz yummaktadır. Çevre ve insan sağlığı hiçe sayılarak, kısa vadeli ekonomik çıkarlar uğruna doğal kaynaklarımız yok edilmektedir. Hükümet, jeotermal santrallerin çevreye olan olumsuz etkilerini minimize etmek için gerekli denetimleri yapmamaktadır. Yetersiz denetimler ve gevşek düzenlemeler, şirketlerin sorumsuzca hareket etmelerine olanak tanımaktadır. Halkın sağlığı, tarım arazileri ve su kaynakları hiçe sayılarak, rant uğruna doğamız yok edilmektedir” şeklinde konuştu.
Hükümeti eleştirdi
Çevreyi olumsuz etkileyen, doğa katliamına yol açan enerji kaynakların vazgeçilip, çevre dostu ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılmasını söyleyen İYİ Partili İksir, “Hükümet, halkı bu konuda bilinçlendirmek ve süreçlere dahil etmek yerine, bilgilendirmemekte ve halkın sesini duyurmasını engellemektedir. Çevresel etki değerlendirme süreçlerinde şeffaflık sağlanmamakta, halkın katılımı engellenmektedir. Bu durum, demokrasinin ve çevresel adaletin açık bir ihlali olarak karşımıza çıkmaktadır. Yenilenebilir ve çevre dostu enerji kaynaklarına yatırım yapılması gerekirken, hükümet bu konuda yetersiz kalmaktadır. Jeotermal enerji gibi riskli yatırımlar teşvik edilirken, güneş ve rüzgar enerjisi gibi daha güvenli ve çevre dostu seçenekler göz ardı edilmektedir. Bu, uzun vadede çevreye ve ekonomiye daha büyük zararlar verecektir” dedi.
